Eskiden kitaplar zincirlenirdi çalınmasın diye. Hoş şimdi de var; ama daha yumuşak bu zincirler. Sırtlarına geçirdikleri yer numarası etiketleri de cehaletin pençesine düşüp yakılmamak için birbirine bağlar kitapları, adeta bir zincir, birbirine kenetlenmiş, elele tutuşmuş insanlar gibi.
Sıcak bir el değince de bu kenetlenen eller mayışır, çözülür. Her bir zincirin halkası adeta rehber olur okuyucuya. Kendini bırakır okurun eline, yeni yerler görür. Belki sıcak bir yatağa düşer okuruyla beraber, kısık bir ışığın altında, belki bir otobüs yolculuğunda kıtalardan kıtalara gider. Kim bilir belki de bir çocuğun yeni dünyayı keşfetmesine vesile olur kapağını aralayarak.
Yine de zincirsiz olsun, özgür olsun kitaplar ve insanlar…
Ve kitap okuyan insanlar…